Thursday, August 2, 2012

Çiğ çiğ yerim

içim dışım böyle yeşil olsa ne mutlu olurum
Çiğ ya da canlı beslenme nedir hiç duydunuz mu? Besinlerin ya doğada olduğu haliyle ya da en fazla 48 derece santigrat ısıda işlem gördükten sonra tüketilmesi. Aşırı ısıdan ya da kimyasal işlem görmekten dolayı enzim yapısı, vitamini, minerali ve suyu özelliği hiçbir şekilde bozulmamış olan gıdalar, insanlara en doğal ve tam da olması gereken değerlerde besin sağlıyor. Bu kısacık, giriş amaçlı bi tanım olarak kalsın, çiğ beslenmenin faydalarını daha sonra uzun uzun yazacağım.

2006-2009 arası %100 çiğ ve vegan beslenmiştim ve sağlık anlamında hayatımın en muhteşem yıllarıydı. Hiç hasta olmamak bir yana, kronik ve hatta dejeneratif olduğu düşünülen birçok rahatsızlığımdan da hiçbir çaba göstermeden arınabilmiştim. Sonrasında Endonezya’da biraz tembellikten, biraz seçenek azlığından yavaş yavaş pişmiş gıdaları da beslenmeme dahil ettim. Sonra bir baktım ki ben bayağı tencere yemekleri, kızartmalar falan yer olmuşum. Çevremde adım başı çeşit çeşit sebze yemeklerini komik fiyatlara satan lokantalar olduğu için de rahata alışmışım, Endonezya’da her öğünü 1 dolara kızarmış tofu ve ıspanak kavurmayla, Istanbul’da da 2-3 liralık fasulye, patlıcan yemekleriyle geçiştirir olmuşum.

E beslenmek geçiştirilecek bir konu değil, bir zaman sonra bu sağlığıma yansımaya başladı. Küçük önlemler, düzeltme çabaları falan pek işe yaramayınca ben de kökten bir değişime kadar verdim. Tekrar çiğ beslenmeye başlayacağım. Fakat o kadar tembelleştim ki bunu tek başıma yaparsam bi noktada yine “Ay evde bişey yok, şu Harput’tan patlıcan-pilav alayım” döngüsüne gireceğimi biliyorum. Blog yazayım alemlere duyurayım, sözümden dönersem elaleme rezil olayım gibi gayet yüzeysel bir motivasyonla başladım. Varsın başlangıç yüzeysel olsun, bir süre sonra sağlık faydalarını gördükçe o motivasyon içselleşir diye düşünüyorum (amin!).

Hafıza sadece beynin belirli bir bölümüde değil, vücudun her hücresinin hafızası var. Vücuttaki hücrelerin de %98i 28 günde bir kendini yeniliyor. Eğer 28  gün hiç (ya da hadi biraz gerçekçi olayım, minimum) pişmiş yemek yersem tüm hücrelerimin bunu unutacak.

Hedeflerim:
- 28 gün boyunca %100 çiğ beslenmek
- Eğer mutlaka pişmiş bişeyler yemek istiyorsam ya da başka seçeneğim yoksa bunu sadece akşam öğününde yemek
- Yaz döneminde 19:00dan sonra hiçbirşey yememek, ya da tek çeşit meyva yemek. (Kışa geçerken bunu 16:00ya çekmeyi hedefliyorum)
- Mümkünse çayı azaltmak ve yemeklerden hemen sonra içmemek (ah bu en zoru!)
- Bu hedeflerin dışına çıktığım her durumu mutlaka yazmak

bi de zeytin kavanozunda balık olsam!
Bugün ilk günümdü. Daha önce juice fast’te yaptığım gibi yine hiç hazırlıksız başlayıverdim. Sabah arkadaşlarımla kahvaltıdaydım, domates salatalık ve zeytin yedim. Zeytin salamura olduğu için canlı gıda kategorisinde değil. Fakat Pazar gününden bu yana delice zeytin yiyorum, günde 50 zeytin yenir mi? Zeytindeki bi vitamine, minerale sistemimin ihtiyacı vardır diye düşünüp pek takılmıyorum. Öğlen rokalı soğanlı nefis br salata, öğleden sonra tekrar saymaya utanacağım kadar çok zeytin ve akşam da salata büfesi olan bi yerden kocaman bi tabak salata yedim. Akşam yemeğini 9da yedim ve hemen sonra kahvehaneye gidip birsürü demli çay içtim. İlk gün için 2 kural ihlalinin çok kabul edilebilir olduğuna kendimi ikna ettim o yüzden içim rahat.

Yarın markete gidip bir sürü yeşillik almalı ve onları eve gelir gelmez yıkayıp yemeye hazır hale getirmeliyim. Sıcaklardan mıdır bilmiyorum ama bu aralar o kadar üşengecim ki, bişeyler elimin altında değilse anında boşveriyorum. Oysa bu benim için önemli, boşvermemeliyim.

6 comments:

  1. Merhaba Esin Hanım,

    Çiğ beslenme serüveninizde Saf Box ve Saf Snacksleri de denemenizi çok isteriz. :)

    Şu adresten inceleyebilirsiniz: http://www.thelifecoshop.com/Kategori/Saf-Urunleri-pmk37.html

    Ayrıca eğer beğenirseniz blogunuz da paylaşmanız için yardımcı olmak da isteriz.

    İsterseniz benimle irtibata geçebilirsiniz. orkun.ozturk@thelifeco.com

    ReplyDelete
  2. Merhaba,
    Blogunuzu yeni keşfettim, henüz hepsini okuma fırsatım olmadı ancak yine de sormak istedim. Arınmalarınızda organik sebze /meyve mi kullanıyorsunuz? Ben yurtdışında yaşıyorum ve burada organik sebze meyve temini çok zor olmuyor, ancak eylül itibariyle istanbula dönüş yaptığımda nereden temin edebileceğimi merak ediyorum.
    Teşekkürler

    ReplyDelete
  3. Orkun bey merhaba,
    İlginiz için teşekkürler. Saf'ın yemekleriyle ve TheLifeCo'nun hizmetleriyle ilk açıldığı günlerden beri tanışıklığım var. Size mail atacağım. Sevgilerimle, Esin

    ReplyDelete
  4. Merve merhaba,

    Mümkün olduğunca mahalle manavımda ne bulursam onu kullanıyorum. Nadiren de süpermarketlerden manavda olmayan kereviz sapı, taze biberiye gibi şeyleri alıyorum.
    İstanbul'un farklı semtlerinde organik pazarlar kuruluyor. Şişli, Zeytinburnu, Kadıköy ve maltepe'de var diye biliyorum. Günlerine ve tam yerlerine internetten kolayca ulaşabilirsin. Ayrıca birçok alışveriş merkezinde de artık organik şeyler satan corner ya da standlar var.

    Hoşgel:)Esin

    ReplyDelete
  5. Çok teşekkürler Esin hanım :) Hoşgelirim inşallah.
    Merakımı mazur görün ama, beslenmenizde sebze meyvenin organik olmasına dikkat etmeniz daha iyi verim almayı sağlamaz mıydı? Biraz şaşırdım açıkcası, çünkü benim de niyetim var dönünce bir detox sürecine başlamaya. Ve başlarsam sebzelerdeki kimyasal kalıntılardan dolayı organik beslenmenin önemli olduğunu düşünmüştüm arınma adına. Sizin görüşünüzü merak ettim bu konuda.
    Yeni çiğ beslenme düzeninizi de ilgiyle takip etmeye başladım :) Kolaylar gelsin diyorum şimdiden :)

    ReplyDelete
  6. Kesinlikle haklısınız ve size tamamne katılıyorum. Daha önce Dubai'de raw vegan iken tükettiğim ve evde kullandığım hemen herley organikti. Ancak şu an bütçem buna hiç müsait değil, o yüzden bulabildiğimle idare etmek durumundayım.
    Bu aynı zamanda vegan ya da çiğ beslenmenin sadece belirli bir gelirin üstündekilere yönelik bir "moda" olmadığını da kanıtlar diye düşünüyorum... Hmm iyi bir fikir verdiniz aslında, bloğa beslenme maliyetlerimi de ekleyeyim :)
    Sevgiler!

    ReplyDelete